..
Ne kadar geçti aradan ?
Bilemiyorum.
Özlemin çig gibi büyüyor
Dayanma gücünü bulamiyorum.
Yalnizca avunuyorum.
Ellerini tutamasamda
Bakislarin hep gözlerimde duruyor
Agiz tadim bozuk dedimsede
Inanma
Dudaklarinin tadini unutamiyorum.
Gögüslerini avuçlamak
bazi bir bir emmek istiyorum
Buz kesildigim oluyor bazen
sana sarilip uyuyorum.
Tüm bunlar yetmiyor ama
Seni ara sira gözlüyorum da
Nasil bir duygu anlamiyorum
Kahroluyorum.
Sana müthis kizdigimda oluyor bazen
Iliklerim sizliyor seni animsadigimda
diri, dip diri oluyorum
Allah belani ver(me)sin
Seni özlüyorum seni istiyorum.
Iste bir vazoda açmis iki gül,
Iste bir saksida essiz kuskonmaz.
Gülleri gördükçe gönlüm bir bülbül,
Saksiya baktikça içimde bir haz.
Disarda firtina, ugultu, tipi;
Odada sessizlik tutulur gibi;
Iste o da geldi, evin sahibi,
Oturduk, eskiden konustuk biraz.
Disarda firtina, tipi... Yerler kar;
Içerde basbasa iki bahtiyar.
Onlari isitan eski bir bahar,
Disarda yepyeni bir kis, bir ayaz.
Besbelli ölümüm sabahleyindir
Ilk isik korkuyla girerken camdan
Uzan basucumda perdeyi indir
Mum oldugu gibi kalsin aksamdan
Sonra kos terlikle haber vermeye
"kiracim bu sabah can verdi" diye
Üç bes kisi duysun ve belediye
Beni kaldirmaya gelsin odamdan
Evden çikar çikmaz omuzda tabut
Sende eller gibi admi unut
Kapimi birkaç gün için açik tut
Esyam bakakalsin diye arkamdan.
Sen omuzunda yorgan, elinde torban,
Sen mevsim isçisi, büyük gezginci,,
dogdugundan beri sen, anan, baban,
Orakçi, çapaci, irgat, ekinci,
Sen, anan ve baban... Siz topraksizlar,
Sizi ben tanirim uzun yollardan.
Size en yigin yigin büyük yalnizlar,
Sizi de yaratmis bizi yaradan.
Ekip biçtiginiz toprak sizindir,
Sizindir zorlugu, derdi, mihneti.
Sizin çektiginiz derde dar gelir,
Tanrinin ambari olsa cenneti.
Ve cennet, dünyanin kuruldugundan
Beridir Tanri’nin düsüncesidir.
Sen sabrini yere çaldigin zaman
Bu güzel hulyadan Tanri ürperir.
Siz ey yigin yigin büyük yalnizlar,
Sizi de yaratmis bizi yaradan.
Ey mevsim isçisi, ey topraksizlar,
Sizin topraginiz size bu vatan.
Bir gün parmakliga elin varmadan,
Bir titreyis gibi çalar çingirak.
Mevsimler geçtikten sonra aradan,
Bu ses beni bir gün çagirsin, birak...
Kumluktan serperken dallar basina,
Geç hizla, merdiven gelir karsina,
Esikten atlarken ayak tasina,
Bu sesler içimde yer etsin, birak...
It, iste önünde kapim, aralik,
Oda biraktigin gün kadar ilik,
Bir ince su sesi gibi lik, lik, lik,
Gönlünden nedamet bosansin, birak..
Yillardan beridir agaran teller,
Bu aksam parildar sakaklarinda.
"Bu gece ömrümün en son demi, der,
Büsbütün agarsin varsin yarin da..."
Çirpinir gögsünün içinde kalbi,
Bir yasli agaca sinen kus gibi.
Nedir bu esrarli halin sebebi?
Neden parliyor gözler?...Bir oda:
Yaslanmis, altindan ipek bir sedir,
Bir kiz ki ay ondan beyaz degildir.
Öptükçe agaran bir gül denilir.
Ihtiyar bülbülün dudaklarinda...
Ne zaman düsünsem sizi titrerim,
Yasli daglar, yüzü gülmeyen daglar!
Bu daglar içinde bir yer var derim,
Orada kaybolan bir ses var, aglar.
Neden hiç çikmiyor içimden bu ses
Tipi, çig, firtina...Donar her nefes,
Yine bu ses aglar, isitmez herkes,
Beni kivrandirir, inletir, yakar.
Hey bu daglar yalçin, karanlik, derin!
Ne bir geçit verir ne sicak bir in.
Gün battigi zaman sarp tepelerin
Üstünden bir kartal geçer, o kadar...
Ne hostur kirlarda yazin uyumak!
Bulutlar ufukta beyaz bir yumak,
Agaçlar bir derin hulyaya varmis,
Saçinda yepyeni teller agarmis.
Bas yorgun, yaslanir yesil otlara,
Göz dalgin, uzanir ta bulutlara.
Ögleyin bu uyku bir araliktir,
Saf hava bir kanat gibi iliktir.
zaman gönülde ne varsa diner,
Yüzlere tülümsü bir bugu iner.
Erirken sicakta yaz kokulari,
Ne hostur, ne hostur kir uykulari!
Geceleyin bir ses böler uykumu,
Içim ürpermeyle dolar: -Nerdesin?
Ariyorum yillar var ki ben onu,
Asikiyim beni çagran bu sesin.
Gün olur sürüyüp beni derbeder,
Bu ses rüzgarlara karisir gider.
Gün olur pesimden yürür beraber,
Ansizin haykirir bana: -Nerdesin?
Bütün sevgileri atip içimden,
Varligimi yalniz ona verdim ben,
Elverir ki bir gün bana derinden,
Ta derinden bir gün bana Gel desin.
Orda bir köy var, uzakta,
O köy bizim köyümüzdür.
Gezmesek de, tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür.
Orda bir ev var, uzakta,
O ev bizim evimizdir.
Yatmasak da, kalkmasak da
O ev bizim evimizdir.
Orda bir ses var, uzakta,
O ses bizim sesimizdir.
Duymasak da, tinmasak da
O ses bizim sesimizdir.
Orda bir dag var, uzakta,
O dag bizim dagimizdir.
Inmesek de, çikmasak da
O dag bizim dagimizdir.
Orda bir yol var, uzakta,
O yol bizim yolumuzdur.
Dönmesek de, varmasak da
O yol bizim yolumuzdur.
Seni Seviyorum Demek Isterdim
|
seni seviyorum demek isterdim
ölesiye bir duyguyla,
taparcasina dil dökmek
ve saçlarim agarmadan söylemek isterdim
seni sarmak isterdim sonsuzlukla
delicesine sevmek
bir sarhos gibi adini sayiklamak
ve bagirarak kollarinda ölmek isterdim
gülüm ...
Severim kirlarda ben yasamayi,
On iki ayi.
Severim kirlarin yesil gögsünü,
Bütün süsünü.
Istemem basimin üzerinde dam,
Tabiat odam.
Istemem topraktan baska bir yatak,
Kehkesanlar tak.
Kuslardan savrulan bir incecik tüy,
Üstümde örtü.
Ve aydan kirpilan bütün yildizlar,
Rüyamda kizlar.
Her sabah neseyle uyanan bir es,
Koynumda günes.
Dallarda ötüsen kuslar kabilem,
Bilmezler elem.
Aglarsak bizimle beraber olur,
Hemsirem yagmur.
Sizlarsak bizimle beraber sizlar,
Kardesim rüzgâr.
Isteyen toplasin binlerce arsin,
Karlardan kisin.
Mutlaka öptürür baglarda temmuz,
Çiplak bir omuz.
Severim kirlarda ben yasamayi,
On iki ayi.
Severim kirlarin yesil gögsünü,
Bütün süsünü.
Ölürsem istemem ne yas, ne kefen,
Ne baska bir fen.
Üstümden kalkmasin çimen, çiy, yosun,
Ruhum uyusun.